Yeni Yıl

31 Ekim 2011 Pazartesi


Kahvaltıda denediğim diğer güzel lezzetin tarifini yazacağıma söz vermiştim.

 Kahvaltıdan sonra kahvelerimizle ikram ettiğimiz ve bir gün önceden hazırlanan Hindistan cevizi toplu çikolatalı kek de tam da kahveye uygun bir kek oldu. 
Tarif sevgili Filiz 'e ait. Bütün tarifleri gibi bu da beni yanıltmadı, çoook teşekkürler canım.






Hindistan Ceviz Toplu Kek

Malzemeler:

Kek malzemesi:

3 yumurta
200 gr  oda ısısında tereyagı
150 gr krema
Yarım su bardağı şeker
2 bardak un
3 yemek kaşığı kakao

H. cevizli top malz:
 
10 yemek kasigi hindistan cevizi
1 yumurta sarısı
6 yemek  kaşığı krem peynir
3 yemek kaşıgı şeker


Üst krema...
1 paket vanilyalı puding
500 gr sut,

2 yemek kasigi seker
3 yemek kaşığı tereyağı


Hazırlanısı..
Hindistan cevizi topları  hazırlamak icin  bütün malzeme karışır gerekirse  tekrar hindistan cevizi eklenir, Karısım ceviz kadar toplara ayrılır yuvarlanır bir kaba dizilir buzdolabına kaldırılır.
Kek  malzemeleri sırası ile kakao haric karıstırılır  ve ikiye bölünür. Borcam hafif yaglanır beyaz karısım boşalılır. Diger karışıma kakao eklenir karıstırılır kalıptaki beyaz hamurun üzerine dikkatlice konur. Kakaolu hamurun üzerine  hindistancevizli toplar dizilir 180c fırında pisirilir.
Krema malzemeleri pisirilir  fırından cıkan soğumus kekin uzerine dökülür.dökülür  soğuyunca servis yapılır.

Not:
Malzemeyi 30x30 cm lik borcamda denedim .Topları ceviz den çok az küçük olacak şekilde yuvarlayıp aralıklı olarak 4x4 olmak üzere 16 adet olarak yerleştirdim.  180 derece ısıda orta rafta pişirdim.Üzerine evde bulunan renkli pasta süslerinden serpiştirdim. .


27 Ekim 2011 Perşembe

Hepinize merhabalar, son günlerde üstüste yaşanan acılar yüreğimizi dağladı. Gencecik fidanlarımızı toprağa verdik, daha onun acısı dinmeden Van ilimizde olan depremle yeniden sarsıldık, oradaki vatandaşlarımızın ölenleri için hep birlikte onlarla ağladık, arada birde olsa sevindirici olaylarla  sevinç gözyaşları döktük ama bakın umutla umutsuzluğu aynı anda yaşarayak yine yavaş yavaş normal yaşama dönmekteyiz hayat devam ediyor edecekte. Bu arada gündemde depremin ağır bilançosu varken yine genç fidanlarımız şehit düştü, yaşamlarının baharında  sessiz sedasız onlarıda toprağa verdik. Hepimizin başı sağolsun onların mekanı cennet, toprakları bol olsun, geride kalan yakınlarına Allah sabırlar versin, onların sayesinde sıcacık yataklarımızda uyuyabiliyoruz. Van' daki depremde  tam bir koordinasyon sağlanamamış olunsa da,  milletce önceki yaşananlardan daha bir duyarlı olduk. Herkes gücünün yettiğince elinden geleni yapmaya çalıştı çalışıyorda, oradaki vatandaşlarımıza din dil mezhep ırk  ayırımı yapmadan tek yürek olarak yardım elimizi uzattık. İnsan olmanın erdemi olarak bunları görmek çok güzel şeyler. Arada bir ayrık otları olmadı değil ama bence onlarda artık hadlerinin çok geçmeden  bildirileceğinin farkındalar.. Bloglarımızda bizde bize düşeni yapmaya çalıştık birbirimiz arasında aynı mahallenin can dostları gibi manevi bir sanal yardım zinciri oluşturduk, duyan duymayana haber verdi. Acılarımız varken gündemin dışında post yayınlamamaya çalıştık. Ben kendi adıma hepinize içten teşekkürler ediyorum. Sağolun, varolun iyi ki varsınız. .




29  Ekim 2011 cumartesi günü  buruk bir Cumhuriyet bayramı kutlayacağız..Bu vesile ile hepinizin Cumhuriyet bayramını en içten duygularımla kutlar, acı ve üzüntülerin bir daha yaşanmamasını dilerim. Bugün  arşivimde bu yüzden  beklettiğim pazar kahvaltısı yazımı yayınlayıp en azından Cumhuriyet Bayramınızı bir nebze de olsa güneşli bir gün gibi aydınlık ve umut dolu gülen gözlerle barış içinde geçirmenizi istedim.  Hepinize kucak dolusu sevgi ve selamlar.. 




Merhabalar, haftasonu nihayet sevdiklerimizi kahvaltıya alabildik.Yaz boyunca her hafta ayarlamaya çalıştıkça ertelenen, ertelendikçe de araya giren başka  işler, uğraşlar oldu..Nihayet bu hafta bir araya gelebildik.
Daha önceden biliyorsunuz ablamlar, yeğenler eşleri çocukları ile kocaman bir aile oluşturuyoruz .Artık küçük bir erkek olarak Can' da bu sofrada yerini almaya başladı ufaktan ufaktan. Hafta sonu yapılacaklar listesinden çok fazla olacağı düşüncesiyle bir iki tarifi çıkarmam istendi, zaten o kadar çok yiyecek içecek olmuştu ki kahvaltı bitiminde gerçektende yerinde bir karar almığımızı gördük. Bu sofrada aynı zamanda epeydir yapmayı planladığım iki yeni tarifi denemiş oldum her ikisi de tahminimden çok çok güzel ve lezzetli oldular. özellikle kahvaltı saatine sıcak sıcak servis yaptığımız dizmana çok lezzetliydi. tarifini internetten bir çok kaynakta okudum . linkini verdiğim bölümdeki tariften ufak değişiklikler yaparak uyarladım.   

Bir göçmen pidesi olan Dizmana


Pişerken nasılda kabardılar..



                                                Son hali..

 Dizmana 
 


Malzemeler :

Hamuru İçin :
3 su bard elenmiş un,
1,5 tatlı kaşığı kuru maya ( Veya 2 küp yaş maya )
1 su bard. ılık süt
1 tatlı kaşığı toz şeker
1/2 su bard.bardağı sıvı yağ
2 tatlı kaşığı tuz,

Üzeri İçin :
1 Su bardağı yoğurt
1 küçük kase kaymak ( 1 kutu sıvı krema kullandım )
Yarım kg. yağlı lor ( kırık taze peynirde olur)
2 Yumurta ( tarifte 1 yumurtaydı)
1/2 su bardağı sıvıyağ
Bir fiske tuz, 3 yemek k. çörekotu

Yapılışı :
Unu derince bir kaba alıp ortasını havuz haline getirin. üzerine tuzunu serpiştirin.
Bir kenarda ılık süt içerisinde şekeri, bir kaşık unu, kuru mayayı karıştırın kabarması için 5-10 dakika kadar bekletin
Sıvı malzemeyi havuzun ortasına alın. sıvı yağı ekleyin.
Yavaş yavaş yedirerek hamuru yoğurmaya başlayın.
Yumuşakça bir hamur elde edeceksiniz.
Ilık bir yerde 30 dakika kadar mayalanması için bekletin.
Hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar kopartın.Yağlanmış tepsiye yanyana yerleştirin. 
Bezelerin ortasını üç parmağınızla derince iz bırakacak şekilde bastırın. 
Tepsiyi üzerine bez örterek en az 1 saat dinlenmeye alın.
Ayrı bir kapta üzeri için ayırdığınız malzemeleri güzelce çırpıp üzerine yayın.
Altı üstü nar gibi kızarıncaya kadar fırında pişirin. 
her beze zaten kesilecek bölmelere ayrılacaktır bıçakla kesin
Sıcak olarak servis yapın.


Not:
Aşağıdaki bu bilgiyi bulduğumda; çocukluğumda memlekete gittiğimizde anneannemlerin ambarlarındaki erzak dolabında taze kaymakları hiç eksik olmazdı. Genellikle boşnak böreğinde, kabaklı börekte, kahvaltı sofrasında taze peynirin üzerine ve dizmana için kullandıklarını  şimdi daha net hatırlıyorum.

Dizmana özellikle Selanik ve Rodop göçmenlerince Trakya mutfağına taşınmış bir çeşit göçmen pidesidir. Yumuşak pamuk gibi ve çokça yapılan bir hamur işidir. Göçmenlerin yerleştirildiği yerlerde etkileşimler sebebiyle değişik adlar alsa da en geleneksel adı olan "dızmana"nın kullanılması tercih edilmelidir. Zira farklı farklı yerlerden gelen göçmenlerin yemek kültürüyle yöreye taşıdıkları mutfak ürünleri, aralarındaki nüans farklarına bakılmaksızın kolaylık olsun diye başına "göçmen" ibaresi konularak bir başlık altında toplanmaktadır. Bu örnekte olduğu gibi; "Göçmen pidesi" diye de anılan bir çok pide-börek yapılıyor olsa da, onu geleneksel adıyla yöre mutfağında isimlendirmek diğerlerinden ayrıştıracak ve nüansları ortaya çıkaracaktır.
Üzerine yoğurtlu kaymak sürülmesi esastır. Buna karşılık kaymak bulmak konusunda sıkıntı yaşandığında yerine süt katılmaya başlanmıştır. Emek yoğun köy sofralarında öğün karşılamak için dahi sofraya gelen dızmana yaz aylarında ayran veya hoşaf ile, kış aylarında ise özellikle pekmez ile yenilmektedir. Sıcak olarak servis edilir.
Üzerine yoğurtlu kaymak sürülmesi esastır. Buna karşılık kaymak bulmak konusunda sıkıntı yaşandığında yerine süt katılmaya başlanmıştır. Emek yoğun köy sofralarında öğün karşılamak için dahi sofraya gelen dızmana yaz aylarında ayran veya hoşaf ile, kış aylarında ise özellikle pekmez ile yenilmektedir. Sıcak olarak servis edilir.

Kaynak:
http://www.trakyagezi.com/trakya-mutfagi/hamur-isleri/302-dizmana.html


Kahvaltı Mönüsü:

Dizmana
Sucuk Tava
Peynir tabakları (tulum, ezine ve dil peyniri)
Çeri domates
Baharatlı tereyağ
Baharatlı sızma zeytinyağ
Bal, atıştırmalık tabağı
yeşil -siyah zeytin
Haşhaşlı milföy çubuklar
kahvaltılık sos
çilek ve şeftali reçeli
Taze nane maydonoz,
Çay

Kahve yanında:

Hindistan ceviz toplu kek (tarifi gelecek)
Şöbiyet

haşhaşlı milföyler


Baharatlı tereyağlar

kahvaltılık sos













25 Ekim 2011 Salı










Van Depremi'ne duyarlılık gösteren ve zor durumda olan depremzedelere yardım elini uzatmak isteyen vatandaşlarımız için bir liste hazırladık. Aşağıdaki kanallardan dilediğinizi seçerek yardımlarınızı en kolay şekilde Van'a ulaştırabilirsiniz:

1. KIZILAY
2868'e tüm operatörlerden boş bir SMS göndererek Kızılay'a 5 TL bağışta bulunabilirsiniz.

Ayrıca havale yoluyla destek olmak isteyenler, tüm bankalardaki "Türk Kızılayı" hesaplarından bağış yapabilir. Ayni bağışlar Türk Kızılayı lojistik merkezleri ve şubeleri tarafından kabul edilecektir. Tüm Kızılay şubelerinin iletişim numaralarını buradan öğrenebilirsiniz.

2. AKUT
Tüm GSM operatörlerinden 2930'a göndereceğiniz AKUT yazan bir SMS ile AKUT'a 5 TL bağışta bulunabilirsiniz.

Kredi kartını kullanarak internet üzerinden bağış yapmak isteyen vatandaşlarımız CardFinans ya da diğer banka kartlarını kullanarak bağışta bulunabilirler.

Havale/EFT için Banka Hesap Numaraları;
T. İş Bankası - Gayrettepe Şubesi - TR14 0006 4000 0011 0800 6666 63
Finansbank - Gayrettepe Şubesi - TR92 0011 1000 0000 0001 9576 70
Garanti Bankası - Ortaklar Cad. Şubesi - TR26 0006 2000 3570 0000 0029 30

3. BAŞBAKANLIK YARDIM KAMPANYASI
Başbakanlık tarafından Van’da yaşanan deprem nedeniyle başlatılan yardım kampanyası çerçevesinde saptanan banka hesap numaralarına buradan ulaşabilirsiniz.

4. KARGO FİRMALARI
Yurtiçi Kargo, PTT Kargo, MNG Kargo ve Aras Kargo yardım gönderilerini ücretsiz olarak ihtiyaç sahiplerine ulaştırmaktadır.

5. HÜRRİYET EVLERİ
Deprem sonrası yaralarını sarmaya çalışan ve kış öncesinde evsiz kalan Van için Hürriyet Gazetesi de büyük bir seferberlik başlattı. Hürriyet, Van’da kış koşullarına dayanıklı, mutfak, banyo ve tuvaleti olan "Hürriyet Evleri" kuracak. Kızılay işbirliğinde başlatılan kampanya ile her biri 6 bin liraya kurulacak evler, evsiz kalan vatandaşlara sıcak bir yuva olacak.

Van Depremi - Hürriyet Gazetesi Bağış Hesapları
T. İş Bankası Mithatpaşa Şubesi
4228 - 0971947 / IBAN TR370006400000142280971947 
T.C. Ziraat Bankası Kızılay Şubesi
Hesap No 685-2868-5189 / IBAN TR060001000685000028685189
Garanti Bankası Kızılay Şubesi
Hesap adı: Van Depremi - Hürriyet
Şube: 082 Hesap No: 6294703 / IBAN TR72 0006 2000 0820 0006 2947 03

Yapacağınız ufak bir yardım zor durumdaki bir çok insanı hayata bağlayan bir umut olacaktır. Mesajımızın ulaştığı herkesi, deprem bölgesinde yardıma ihtiyacı olan vatandaşlarımıza yardım etmeye davet ediyoruz.

Hepimizin en kısa zamanda organize olması ve birşeyler yapması gerek.Mutlaka herkesin kendi çapında yapacağı bir şeyler var. Hiç bir şey yapamıyorsak gidip Kızılaya kan verelim .

Dün akşam, ailece neler gönderebiliriz düşüncesiyle harekete geçtik orada en çok nelere ihtiyaç olacağını hesaplayarak gücümüzün yettiğince alışverişimizi, yapıp her parçanın ne olduğunu kaç beden. ya da kim için olabileceğini gösterir açıklamalarla gruplandırdık.  her kolinin içinde neler olduğunu belirttik. Kargo şirketleri ücretsiz hizmete başlamış durumdalar.

Örneğin
1 adet Erkek paltosu 42 beden,
3-6 aylık bebek montu veya pijaması,
1 adet tek kişilik yorgan,
1 adet battaniye,
2 adet 40 beden bayan mont, manto,
5 paket bebek maması
10 çift bebek çorabı
5 paket orkid,(çok önemli)
5 paket çocuk bezi  gibi, etiketleri kargo kutularının üzerine yapıştırdık. Zaten Yurt içi Kargo, MNG Kargo; Aras Kargo da üzerlerine ''Van İli Afet koordinasyon Merkezi'' gibi adres belirtmenizi istiyor.
Lütfen gönderilerimizi bu şekilde hazırlayalım .Evimizden atılacakları değil, onların da işine yarayacak giysileri eşyaları gönderelim..

24 Ekim 2011 Pazartesi





















Sonra değil hemen şimdi...
Birlik beraberlik olma vaktidir. Duyarlı olma vaktidir. Haberi duyduğumuz andan itibaren görüntülere yüreğimiz yanarak baktık. Bu ülkenin vatandaşı olarak elimizden ne geliyorsa yapmalıyız. Biz ailece cep telefonlarımızdan hemen ilk olarak sms yolladık, bir sms le ne olacak demeyin. Kızılay'ın  web sitesinden yardım pakatlerini satın alabilir yollayabilirsiniz evden battaniye çocuk maması giysi hatta kuru yiyecek dahi yollayabiliriz yeterki yollayalım, Herşeye ihtiyaçları var.  vatandaşlarımızın acısını paylaşalım.

Az önce Yurtiçi Kargonun deprem bölgesine ücretsiz hizmet başlattığını kendilerinden öğrendik. bilginize.. 


İrtibat Telefonları..
Kızılay Afet Merkezi (İstanbul): 0 216 517 08 00
Kızılay Yardım Hattı: 0 312 245 45 00, 0 312 430 18 14

Faturalı TURKCELL , VODAFONE veya AVEA hatlardan 2930′a göndereceğiniz AKUT yazan bir SMS mesajı ile AKUT’a 5.- TL bağışta bulunabilir
Van'ı vuran 7.2'lik depremde ölü sayısı 217'ye yükseldi, yaralı sayısı ise 1000'i aştı. Depremde en büyük yıkımın yaşandığı Erciş'te havanın karanlık olması yüzünden güçlükle yürütülen arama kurtarma çalışmalarına sabah saatlerinde hız verildi.

20 Ekim 2011 Perşembe
















BU  GENCECİK FİDANLARI UNUTMAYACAĞIMIZ  GİBİ BU  HAİN PUSULARI VE BU PUSULARI PLANLAYANLARI DA UNUTMAYACAĞIZ
                                                         MEKANLARI CENNET  OLSUN

    

19 Ekim 2011 Çarşamba














Bugün 19 Ekim 2011 Çarşamba

Bugün benim ülkemde;
26 çocuk, 26 can, 26 genç insan kendi vatanlarında, vatan topraklarını korurken öldürüldüler. Tek suçları vatanı korumaktı. Biz 19 Ekim 2011 tarihini unutmayacağız. Onları unutmayacağız Biz sizlere minnettarız. Gözünüz arkada kalmasın bizler buradayız. Emanetinizin bekçisiyiz

17 Ekim 2011 Pazartesi

Sevgili izleyenlerim blog dünyası gün geçtikçe çığ gibi çoğalıp gitmekte, bazı bloglar vardır sadece okur geçersiniz,  belki güzel bir yazısı  veya tarifi gözünüze takılır hoşunuza gider notlar alırsınız. sonra onu bir süreliğine unuttuğunuz bile olur... O kimdir nedir, nelerle meşguldur çok da ilgilenmezsiniz. Ama bazıları vardır ki onun blogunun dışındaki yaşamını, karakterini bilirsiniz. Ailenizden biri gibidir İşte Pastaneden Bloğunun sahibi tatlı İzgün bunlardan biri tabiki onu Ankara' ya ailesini ziyarete geldiğinde tesadüfen tanıdık ilk andan itibaren kendi kızlarım gibi bir sevgi duydum. Her daim gülen gözleri, samimi bir kişiliği var . İki tane çok tatlı mı tatlı evladı var allah bağışlasın. Kendisinin pasta, kek ve kurabiye konusunda çok güzel deneyimleri var( Bize getirdiği makaronların tadı hala damağımızda) bunlarla ilgili farklı kurslara katılmış ve kendini kanıtlamış çok da severek yapıyor bu işi.. .Üstelik çocukları için ayrıldığı işine yeniden dönemediği için de aldığı siparişleriyle de evine katkıda bulunuyor. Çok genç yaşlarda olmasına rağmen hem çok olgun hemde çok gayretli birisi . Şayet hala tanımayanlarınız varsa sizin de bu güzel bloger arkadaşımızı tanımanızı,  tariflerini denemenizi istedim ayrıca özel günlerinizde sevdikleriniz ve konuklarınız için sevimli ambalajlarda özel lezzetler almak isterseniz bloğuna uğramanız ve iletişim telefonlarından  sipariş vermeniz yeterli..Seni iyi ki tanımışız canım ..




































Browni tarifim tabi ki sevgili İzgün e ait. Keki o kadar yumuşak bir dokuya sahip ki tadmadan anlamanız mümkün değil. Eline sağlık İzgün,







tarif için linke tık tık..
http://www.pastaneden.blogspot.com/search/label/Brownie

14 Ekim 2011 Cuma



Güzel bir hafta sonu geçirmeniz dileğiyle sizleri bu iki lezzetle başbaşa bırakıyorum. Hepinize yürek dolusu kocaman sevgiler.

KARNABAHAR KÖFTESİ

















     Malzemeler:

 Orta boy karnabahar
1 yumurta
yarım su bardağı un
1 su bardağı kaşar rendesi
Kıyılmış maydonoz
tuz, karabiber, kabartma tozu
kızartmak için sıvıyağ
1 su bardağı yoğurt
Kuru nane,sarımsak

Hazırlanması:

- Karnabaharları çiçeklere ayırıp, tuzlu suda yumuşayana kadar haşlayalım, süzgeçte süzelim

- Ilıdığında, çatalla ezelim.

- İçine, kıyılmış maydonoz, kaşar rendesi, yumurta ve
          baharatları ilave edelim, kabartma tozunu ekleyelim.

- Unu kaşık kaşık ekleyerek köfte kıvamında hazırlayalım.

- Bir tavaya yağımızı alalım, ısınınca ıslattığımız iki kaşık yardımı ile   harçtan köfte kadar alıp, kaşık arasında şekillendirerek  yağa bırakalım

         - Üstlerini hafif bastırarak her iki tarafını kızartalım.

         -Havlu kağıt üzerinde fazla yağını alıp servis tabağına dizelim.

         -Üzerine sarımsaklı ve kuru naneli yoğurt gezdirip sıcak servis yapalım.



GNOCCHİ
















Malzemeler:

1 Paket hazır gnocchi
1 adet iri domates
2 diş sarımsak
1 yemek kaşığı salça
  Taze fesleğen
3 yemek kaşığı tereyağ
  Tuz, karabiber
1 kase rende kaşar peyniri

Hazırlanışı:

-Bir tencereye bol su konur, gnocchiler makarna gibi bu suda haşlanır süzülür.
-aynı tencerede yağ eritilir, ezilmiş sarımsak sotelenir.
-Kabukları soyulmuş ve doğranmış domates ve salça da ilave edilir birkaç dakika yine sotelenir.
-Tuz, karabiber ve kıyılmış fesleğen eklenir. gnocchiler bu sosa katılır ve bir iki dakika sosu içine  alması sağlanır.
-Rende kaşar peyniri ile sıcak sıcak servis yaplır. 

 Afiyetler olsun efendim..

10 Ekim 2011 Pazartesi

Bu güzel ve lezzetli tarif umut sepeti nin sahibi sevgili Zelihacığıma ait..O  kadar güzel bir yazının sonuna eklemiş ki hem tarifte hem yazıda uzun süre takılı kaldım ..Evde tam da bu miktarda kalan baklava hamurumla hemen dün akşam denemeye  karar verdim sonuç mükemmeldi. biz tabi 1 saat sonra hemen tadına baktık, yumuşacık içi ceviz ve şerbet dolu incecik rulolar... Üstelik çok kolay inanın bayramda dahi çok çabuk hazırlayıp konuklarınıza ikram edilebilecek kıvamda ve lezzette… Tarifi hiç değiştirmeden aktarıyorum ve bende aynen uyguladım..














Not: Ertesi gün tadının daha da güzel olduğunu gördük.

Şerbetli tatlılarda mutlaka şerbetini koyduktan sonra en az 1 gece dinlenmesi gerekir. 



CEVİZLİ BAKLAVA SARMASI:

Malzemeler:
1.  15 adet  baklava yufkası
2.  125.gr tereyağ
3.  2 su bardağı iri dövülmüş ceviz


Şerbeti için:
1.  1,5 su bardağı  şeker
2.  1,5 su bardağı  su
3.  çeyrek limon


Hazırlanması:
- Baklava yufkalarını ortadan kesip,erittiğimiz tereyağ ile tek tek yağlıyoruz.
- Yağladığımız yufkanın üzerine ceviz serpiştirip yaprak sarar gibi sarıyoruz.:)
- Fırın tepsisini güzelce yağlayıp,sardığımız ruloları yerleştiriyoruz.
- Yufkaların içerisine sürdüğümüz tereyağın kalanını,ruloların üzerine fırça ile sürüp 180 derecede kızarana kadar pişiriyoruz.
- Şerbeti içinse,su ve şekeri tencereye alıp,limonu atıp kaynamaya bırakıyoruz.
Hafif ılındıktan sonra,fırından çıkan baklava sarmaların üzerine döküp servis yapıyoruz..
Afiyetler olsun....



7 Ekim 2011 Cuma


Hiç bir zorluk sizi yıldırmasın hayat herşeye rağmen çok güzel. hepinize neşeli bir hafta sonu dilerim.

 Can Yücel'in bu güzel dizelerini akşam üzeri çok sevdiğim bir arkadaşım yollamış. sizinle paylaşmak istedim.. 




zor oldu…

Verdiğim değeri hak etmeyen insanları silmeyi,
Arkama dönüp bakmamayı...
Hiç kimse için kendime saygımı yitirecek bir şey yapmamayı...
Gözyaşlarımın değerini bilmeyi
Ve onları üç kuruşluk insanlar için harcamamayı,
Ben izin vermeden kimsenin beni üzemeyeceğini,
Kendimin her şeyden önemli olduğunu...

Zor oldu,
Geç oldu,
Ama öğrendim!
 

5 Ekim 2011 Çarşamba

Bu katmeri ilk defa Günaydın Restoran'da tattım o kadar nefis bir lezzeti var dı ki kilo sorunum olmadığı için açıkçası gelen bir tabak katmeri tereddütsüz yedim. İçine bol miktarda kaymak ve toz fıstık koymuşlar az şerbetli ve yufkası yerken ağızda dağılıyordu. Herkes hayran kaldı, hatta aynı anda istenen künefelere bu lezzetten sonra kimse yüz vermedi desem yeridir. O günden sonra aldığım ilk baklava yufkasında bunu denemek istedim.Orijinal tarifinde baklava yufkası ile yapıldığını öğrenmiştik. Hazır baklava yufkasının çok taze olmasına dikkat edin . Dolayısıyla hemen hemen aynı sonucu alacağınızdan emin olabilirsiniz..

Size naçizane tavsiyem  kendinizi bu lezzetten mahrum etmeyin.











Gerekli malzemeler: (4 kişilik)
12 adet baklava yufkası (Her katmer için üç yufka)
1 kase Toz fıstık
300gr. süt kaymağı
Tereyağı
1 kase Pudra şekeri

Şerbet ( isteğe bağlı )
2 su bard şeker
2 su bard. su
1/2 limon suyu


Hazırlanışı:

Baklava yufkasını tezgaha serin (diğerlerini her seferinde nemli bir bezle örtmeyi unutmayın ki kurumasınlar.)
Üzerine fırça yardımı ile tereyağ sürün
Pudra şekeri serpiştirin ikinci  yufkayı da üstüne koyun ve aynı işlemi yapın üçüncü yufkayı serin üzerine önce bıçak ucu ile lokmalar halinde kaymak parçalarını aralıklı olarak yerleştirin. üzerlerine pudra şekerini ve bol miktarda toz fıstığı serpin karşılıklı kenarlarını ortaya katlayın.
Kaymak ve yağ sürün diğer karşılıklı kenarları ortaya katlayın veya köşelerden ortaya doğru zarf şeklinde katlayın nasıl kolayınıza gelecekse.
İster yağsız bir tavada ister fırında arkalı önlü itina ile nar gibi pişirin ve servis yaparken çok az şerbet ve  her dilime yine bol fıstık serpin.

Not: Şayet elde açılan yufka kullanılacaksa tek yufka yeterli olacaktır. Gözleme gibi katlayarak yapabilirsiniz.
Afiyetler olsun..

3 Ekim 2011 Pazartesi



       Merhabalar, sonbaharın serinliğini artık iyiden iyiye üzerimizde hissederken sizlere sıcacık bir hafta diliyor ve güzelikler içinde birbirinden nefis tarifleri elimden geldiğince vermeye gayret ediyorum. Arkadaşlar inanmayacaksınız ama 10 gün ara ile her iki elimin başparmaklarını arabamızın kapısına kıstırdım ve şu an iki tırnağımda düşmek üzere mosmor.. Böyle dalgınlık olur mu oluyor, neredeyim aklım kafam nerede bilmiyorum. Hani bebek elini sobaya uzatır yakar bir daha ki sefere temkinli yaklaşır, yok ben öyle değilim bir parmağın acısı yetmemiş gibi ikinciyi de nasıl oldu anlayamadım kazaya kurban ettim İkincisi öncekinden çok daha fazla canımı yaktı çünkü eşim arabadan inip olayı farkedene kadar elimi kapıdan kurtaramadım .  
O gün canımın acısı, dayanma gücümün üst noktasındaydı akşam saatlerinde acile gidip kırık ya da  çatlak var mı diye baktıralım istedik. Çekilen röngende çatlak veya kırık olmadını, ama çok ezilmiş olduğunu söylediler ağrı kesici bir iğne yapıldı ve ardından yine güçlü bir ağrıkesici kremle tablet verildi o geceyi uykusuz geçirdim. Aslında parmaklarımın fotoğrafını koyacaktım ama şimdi güzel bir tarifin yanına yakışık almaz düşüncesi ile vazgeçtim. Gelelim kaza öncesi yaptığım yemeğe..Bu tarifi herhangi bir yerde okuyup bugün bu yemeği pişireyim demedim sadece akşama ne yemek yapabilirim düşüncesi ile evdeki malzemelerimi gözden geçirdiğimde bu tarif aklıma geldi.. Zaman zaman yaparım ve çok da severek yeriz. Bodrum kebabı diye biliniyor ya da ben öyle biliyorum lise yıllarımdayken Bodrum tatilimizde güzel bir restoranda yediğim bu kebabı çok beğenmiştim hiç ağır gelmemişti ve yoğurtunda bu lezzette katkısı bence oldukça fazla.. tabi kullanılan etin rolü de göz ardı edilmemeli.. 
Gelelim tarife;

4 kişilik:

Dana  Bonfile 500 gr.
6 adet orta boy patates
Yoğurt 1 kase
Tereyağı
2 diş sarımsak
sıvıyağ (patateseleri kızartmak için)

Eti marine için:
Etleri parmak inceliğinde doğrayalım.
Kuru soğan rendesi, süt, kekik, pul biber ve zeytinyağı ile harmanlayıp en az 2 saat kadar bekletelim. Düdüklü tencereye tereyağı koyalım marineden süzerek alınan etlerimizi harlı ateşte sulanmasına izin vermeden arkalı önlü kızartalım ve 2 yemek kaşığı kadar sıcak su ekleyerek 10 dakika kadar pişirelim. ( bu şekilde yumuşacık oluyor ve etin sertliği kalmıyor.)

Yapılışı:
Öncelikle eti tarif edildiği gibi pişirelim.
Patatesleri kibrit çöpü inceliğinde doğrayalım ve süzgeçte iyice nişastası gidene kadar yıkayalım . Kurulama bezi üzerinde ıslaklığını alalım. sıvıyağda (kızartmalarda ayçiçek kullanıyorum) kızartalım. servis tabağına kubbe şeklinde alalım. tuz serpelim.
Yoğurtumuzu ezilmiş sarmısak ve tuz  ilave edip sos kıvamında hazırlayalım, oda sıcaklığında olmasına özen gösterelim.
Patateslerin üzerine yeterli miktarda yoğurt sosunu gezdirelim üzerlerine kızdırılmış pul biber tereyağ karışımını dökelim.
Bonfileleri yerleştirelim domates maydonoz veya nane yapraklarıyla süsleyip hemen servis edelim. 

Afiyetler olsun efendim.. Bir sonraki tarifimiz Antep' in meşhur fıstıklı kaymaklı  katmeri...

CAFEDERYA

CAFEDERYA
Tasarım pastalar,kurabiyeler, cupcakeler. Ayrıca Ev yapımı hamur işleri, tatlılar, mezeler, yöresel lezzetler...

Atam İzindeyiz

Atam İzindeyiz

Blogroll

free counters

Popüper Yazılar

Blog Arşivi

Yukarı